Didişmeyi bize Ankara ve medya öğretti. Ama açık konuşmak gerekirse biz de artık seviyoruz.
Ankara'nın tansiyonu yükseldikçe, liderler birbirine laf yetiştirdikçe, aynı gerginlik sokağa da yansıyor.
Peki ya televizyonlara ne demeli?
Şiddete güya en fazla onlar karşı ama vurdusuz kırdısız dizi yok.
Tartışma programlarında ise gerginlik artıkça reyting de arttığı için hemen herkes avazının çıktığı kadar bağırmaya başlıyor.
Sonuç olarak, el birliği ile didişen bir toplum yarattık.
Birimizin üzülmesi, diğerinin sevinci oldu.
Daha da vahimi, didişirken sadece çenemiz ve beynimiz değil ruhumuzda yoruluyor.
Oysa sevgi ve hoşgörü hem daha az yorar hem de mutlu eder