adscode
adscode

'Kamu kaynaklarının özel okullara aktarılması kabul edilemez'

Eğitim-İş: “Kamu kaynaklarının özel okullara aktarılması kabul edilemez”

'Kamu kaynaklarının özel okullara aktarılması kabul edilemez'
Sendikalar
“Kamusal kaynakların devlet okullarına harcanmayıp, eğitimin piyasalaştırılması için özel sermayeye özellikle de iktidara yakın işadamlarına aktarılması kabul edilemez” diyen İlhan Yaşar, halkın ödediği vergilerden oluşan kamu kaynaklarının, kamusal eğitim için kullanılması gerektiğini belirterek, “Ülkede yaşayan herkesin çağdaş, bilimsel, laik, demokratik, eşit, parasız ve nitelikli eğitim hakkı olduğunu savunan Eğitim-İş bu hakkın yaşama geçirilmesi için mücadele etmeye devam edecektir” dedi.

Eğitim ve Bilim İşgörenleri Sendikası (Eğitim-İş) Çorum Şube Başkanı İlhan Yaşar, devlet okullarına kaynak ayırmayan iktidarın özel okulları desteklemek amacıyla özel okullara gidecek öğrencilere 2 bin 500, özel ilkokula gidecek öğrencilere 3 bin, özel ortaokul ve liselere gideceklere de yıllık 3 bin 500 lira ödeme yapacağını ifade etti.

Milli Eğitim Bakanlığı ve Maliye Bakanlığı'nca hazırlanan “2014-2015 eğitim ve öğretim yılında özel okullarda öğrenim görecek öğrenciler için eğitim ve öğretim desteği verilmesine ilişkin tebliğin 7 Ağustos 2014 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdiğini belirten İlhan Yaşar, Buna göre, 2014-2015 eğitim öğretim yılında özel okul öncesi eğitim, ilkokul, ortaokul ve ortaöğretim okullarına devam eden 250 bin öğrenciye eğitim ve öğretim desteği verileceğini kaydetti. Türkiye’de 12 yıllık AKP iktidarı döneminde kamu hizmetlerinde, özellikle eğitim alanında piyasa merkezli bir “işletmecilik” anlayışı yerleştirilmeye çalışıldığını vurgulayan Yaşar, “AKP hükümeti, kamusal eğitim alanını daha da daraltmakta, özel öğretimin doğrudan desteklenmesi doğrultusunda ciddi adımlar atmaktadır. Kamusal eğitime ayrılması gereken kaynakların dershanelerin dönüşümü bahanesiyle özel öğretime aktarılması, özel okulların eğitim içindeki payının arttırılması için sayısız teşvik ve destek getirilmek istenmesi, iktidarın eğitim politikasının merkezinde halkın değil, piyasa güçlerinin olduğunu göstermektedir” dedi. 

Yıllardır bir taraftan devlet okullarında eğitimin niteliğini bilinçli olarak düşüren, özel öğretimi özendirmek için özel okulları doğrudan kamu kaynaklarıyla destekleyen, kamusal eğitime ve okullara yeterli bütçe ayrılması ile ilgili talepler gündeme geldiğinde “kaynak yok” bahanesini ileri süren siyasi iktidarın adeta halkla alay ettiğini ifade eden Yaşar, özel eğitim oranını yüzde 10’a çıkarmayı hedefleyen hükümetin, dershanelerin özel okullara dönüştürülmesi ve özel öğretim kurumlarının kamu kaynakları ile desteklenmesi girişimlerini herkesin eğitim hakkından eşit koşullarda yararlanacağı bir düzenleme olarak değerlendirmenin mümkün olmadığını dile getirdi. 

1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu’nun 22. Maddesi’ndeki “İlköğretim, devlet okullarında kız ve erkek çocukları için zorunludur ve parasızdır” ifadesinin kaldırılmasının, kamu özel ortaklığı okullarının yasal alt yapısının hazırlanmasından başka bir şey olmadığını anlatan Yaşar, “İktidar GATS Anlaşması çerçevesinde 652 sayılı KHK’yi çıkarmış ve arsa tahsisi, teşvik primi, hizmet alımı yöntemleri ile en temel insan hakkı olan eğitimi de sermayenin hizmetine sunmanın çabası içine girmiştir. Kamusal kaynakların devlet okullarına harcanmayıp, eğitimin piyasalaştırılması için özel sermayeye özellikle de iktidara yakın işadamlarına aktarılması kabul edilemez. Yapılması gereken, halkın ödediği vergilerden oluşan kamu kaynaklarının, kamusal eğitim için kullanılmasıdır. Ülkede yaşayan herkesin çağdaş, bilimsel, laik, demokratik, eşit, parasız ve nitelikli eğitim hakkı olduğunu savunan Eğitim-İş bu hakkın yaşama geçirilmesi için mücadele etmeye devam edecektir” dedi.

Emoji ile tepki ver!

Bu Haberi Paylaş :

Etiketler :

Benzer Haberler
    0 Yorum
  • Yorumu Gönder
  • Diğer Yorumlar (0)