adscode
adscode

Üniversiteye Girişte Değişecek Daha Çok Şey Var!

YÖK'ün, üniversiteye girişe yönelik revizyonları sürecek. Sürmek zorunda. Yoksa, çok büyük haksızlıklara ve hatalara neden olabilir. Örneğin soru dağılımı, bölümlere yönelik puan türleri belirlendikten…

Üniversiteye Girişte Değişecek Daha Çok Şey Var!
Günün Yazısı
Yeni sistem açıklandığında, daha ilk gün, sınav sistemi çok değişecek, değişmek zorunda dediğimizde, bize itiraz edenler oldu.

Milli Eğitim Bakanı Yılmaz, sınav sisteminin içeriğini daha hiç inceletmeden, çok iyi dedi, Başbakan, Cumhurbaşkanı ve diğer paydaşlar da, YÖK yaptıysa iyidir mealinde açıklamalarda bulundu.

Devlet büyükleri olarak, elbette devlet kurumlarına güvenmek ve onların arkasında durmak gerekir. Ama söz konusu MEB, YÖK ve ÖSYM olduğunda, sanki biraz temkinli olmakta yarar var.

Bu konuda o kadar çok örnek var ki, saymakla bitmez. 
Son revizyon, bunun çok net bir örneği!
Ama yapılan revizyon yetersiz!

YÖK, keşke tek seferde, tüm değişiklikler gerçekleştirilseydi. İşte o zaman, tartışma konusu olmazdı.
Bir hafta sonra yapılacak yeni değişiklikler sisteme olan güveni sarsacak ve yeni değişiklik beklentileri yaratacaktır.

9.45 kuralının kaldırılmasını, devletin tüm üst kademesi istemişti.
Ve o gün direnen ÖSYM yönetim kurulu, başkan dışında hala görevde.
Peki üç ayda ne değişti de, birden bire geri adım attılar?..
Karar alırken, hep bir kaç hamle sonrasını düşünmek gerekir ama maalesef pek çoğumuzda bu yok.
Keşke, satranç tüm okullarda zorunlu ders haline getirilse, o abuk, subuk testlerden yüz kat daha fazla yararlı olur ve kalıcı davranışlar kazandırır. En azından, bir kaç hamle sonrasını düşündürür!..

Peki üniversiteye girişte taşların yerli yerine oturması, daha ne kadar zaman alır?
Sınav öncesi mutlaka değişiklikler olacaktır, sınavdan sonra, yerleştirme öncesi ve sonrasında da bu süreç devam edecektir.
Peki kalıcı olur mu?
Çok zor.
Çünkü, Türkiye'nin aradığı sistem kolay olan değil, akılcı olan ve sanki bu sistemde kolaycılık ve popülizm biraz daha öne çıkmış...

Yekta Hoca, Hasan Hoca ve diğer YÖK Kurmayları, bu işlerin yabancısı değil, daha da önemlisi aklı, bilimi, kaliteyi referans alan ve popülizmden köşe bucak kaçan isimler. Peki nasıl oluyor da bu noktalara gelindi?

Ankara'nın havasındadır! Oraya giden sanki bir başkası oluyor....
Allah kendilerine önce sabır, sonra da kolaylık versin. İşleri zor, hem de çok zor!..





Emoji ile tepki ver!

Bu Haberi Paylaş :

Etiketler :

Benzer Haberler
    0 Yorum
  • Yorumu Gönder
  • Diğer Yorumlar (0)