Seçimler ortalama 4 yılda bir yapılıyor. Bakan ve YÖK başkanlarının görev süresi de ortalama 3,4 yıl. Her gelen kendine göre bir politika belirliyor. Uzun ömürlü kararlar için iktidar, Bakan, Başkan insiyatifinden çok, devlet iradesi aranmalı!
Cumhuriyet tarihi boyunca en sık el değiştiren Bakanlıklardan birisi de Milli Eğitim.
Enteresan olan ise aynı iktidar dönemlerinde bile aynı siyasi partinin Bakanları da bir önceki meslektaşının yaptıklarının tümünü çöpe atıp, her şeye sil baştan yeniden dizayn etmeye çalıştı.
Bu son yıllarda daha da ivme kazandı.
YÖK başkanları için de durum farklı değil.
Kurulduğu ilk günden bugüne aynı yasaya göre seçilmelerine ve aynı kişilerce atanmalarına rağmen çok zigzaglar çizildi.
Siyasi iktidarların , Bakanların, Başkanların özgürlüklük alanları yok mu?
Elbette var ama “Devletlerde devamlılık esastır” kuralı da asla göz ardı edilmemelidir.
Bu asla statükoculuk anlamına gelmemeli ama binlerce yıllık bir devlet geleneği olan ülkelerde günü birlik şipşak kararlar alınırken de çok dikkatli olunmalıdır…
Her siyasi partinin ama özellikle de kadim devletlerin hemen her konuda temel politikaları olmalıdır.
Özellikle de eğitim, ekonomi, dış politika, savunma, tarım, sanayi, sağlık ve kültürel alanlarda.
Temel bakış açıları aynı kalır ama günün koşullarına göre hepten değiştirme yerine geliştirilebilirler...
Örneğin zorunlu eğitim konusundaki temel politikamız çok net.
Bunun nasıl olacağına elbette iktidarlar ve Bakanlar karar verebilirler ama bunu yaparken de sadece görev yaptığı süreyi değil önümüzdeki yılları, milyonlarca öğrenciyi, veliyi, öğretmeni ve kurumları etkileyeceği de asla göz ardı edilmemelidir...
”Cumhuriyet tarihinin en büyük projesi” diye lanse edilen, pek çok çöpe atıldığına ve bu vahim tablonun getirenlerin bile umrunda olmadığına çok şahit olduk.
Ne olur kitleleri derinden etkileyen sosyo ekonomik kararlar ve özellikle de çocuklarımızın bugününü, geleceğini ilgilendiren kararlar alırken çok daha özenli, dikkatli olalım, daha mürekkebi kurulmadan değiştirilen ya da iptal edilen kararlar değil de kalıcı olacağına inandığımız projelere imza atalım.
İcraat yapanları unutulmaz kılan günübirlik kararlar değil, en uzun ömürlü olanlardır!..
