Müfredat sistemi yine sadeleştiriliyormuş. Eyvah eyvah! Bu kaçıncı sadeleştirme? Her defasında öğrencinin sırtındaki yük daha da artırılmadı mı? Sınav odaklı müfredattan yaşam odaklı müfredata geçiliyor mu? En önemlisi öğretmenlere soruldu mu?..
Müfredat değişikliği bugünden yarına gerçekleştirilecek basit bir operasyon değil.
Çok uzun yılların birikimi, gözlemleri ve ileriye dönük perspektifler çerçevesinde önce pilot uygulamaya geçilir, sonra ülke geneline yayılır.
Bu konuda sahadan yani öğretmenlerdeoen gelen bilgiler ne yönde?
Bunlar kamuoyu ile paylaşıldı mı?
Velilerden, ilgili kurumlardan, özellikle de öğrenci ve öğretmenlerden geri dönüşler alındı mı?
“Biz yaptık oldu” mantığı belki başka alanlarda iş görebilir ama eğitimde hem kabul görmez hem de kalıcı olmaz.
Geriye dönüp bakıldığında bunun onlarca örneği görülecektir!..
Müfredat değişikliği de mülakat gibi dayatma haline gelmemeli tam aksine öğrencileri, velileri ve öğretmenleri rahatlatıcı ama bir o kadar da verimli ve hayata dönük olmalı.
Sınavlara hazırlanacak ve akademik kariyer yapacak öğrenciler ile bir an önce hayata atılmayı ve hayata tutunmayı düşünen öğrencilere, bugüne kadar olduğu gibi aynı müfredatı dayatmak yanlışların en büyüğü olacaktır…
Bir kez daha sormak istiyoruz:
Sınavda çıkan soruların, eğer akademik bir kariyer planlaması yapmayacaksanız hayatta bir karşılığı var mı?
Bu soruyu ne olur tüm önyargılardan uzak bir şekilde düşünelim, cevap arayalım ve her türlü düzenlemeyi ona göre yapalım…
Eğitim, pedagojik bir alandır ve çocuklar da ailelerin en değerli varlıklarımız.
Bu konuda farklı arayışlar içerisine girmek bırakın kalıcı olamayı, örtülü amaçların tam tersi yönünde sonuçlar verir ki bununda hiç kimseye bir yararı olmaz.
Mülakat konusunda, bölük pörçük bilgilendirmeler söz konusu ama net bir karar henüz açıklanmış değil.
Sanki nabız yoklanıyor.
Ortada verilmiş sözler ve yaşananlar varken varken, farklı denemeler içerisine girmek zaman ve enerji kaybından başka bir işe yaramaz.
Eğitimin çok daha önemli sorunları var!..
