Yeni bir yıla daha merhaba dedik. Peki yeni yılda kendiniz için, aileniz, okulunuz, kentiniz, ülkeniz, işiniz, mesleğiniz, çevreniz için ya da herhangi bir konuda ne yapacaksınız? Sakın ha, hiçbir şey demeyin, yoksa yeni yılın da öncekilerden hiçbir farkı olmaz.
“Bu yılın diğerlerinden ne farkı olacak ki?”, dediğinizde ne geldiğini anlarsınız ne de gittiğini...
İlle de bir değişim, farkındalık ve her şeyin daha iyi olmasını istiyorsanız taşın altına herkesten önce sizin elinizi koymanız gerekmez mi?..
Cevabınız evet ise hadi dün gecenin mahmurluğunu üzerinizden atın ve hep birlikte yeni yıl için bir şeyler düşünmeye başlayalım...
Kendimiz için düşündüklerimiz elbette kendimize kalmalı ama hepimizi ilgilendiren konularda ne olur sessiz kalmayalım.
Özellikle de söz konusu olan “eğitim”se!
Hemen her konuda olduğu gibi eğitime de yeni bir heyecan ve yeni bir ruh gerekiyor! Niye?
Çünkü eğitim sistemimiz A’dan Z’ye SOS veriyor!
Asrın,yüzyılın, bin yılın müfredat değişikliği yakında açıklanacakmış.
Umarız o içimizi rahatlatır, aranan kan bulunmuş olur...
Cumhuriyet tarihi boyunca, hemen her konuda ve özellikle de eğitimde, çok yol kat etsek de eğitim sistemimizin, eğitim kurumlarımızın arzulanan noktaya geldiğini söylemek abartılı olur.
Eskiden bir idealizm, bir heyecan, bir ruh, milli ve manevi değerlere saygı vardı şimdi o da yok!..
Peki, onları kaybettik de yerini akademik başarılarla taçlandırdık mı?
Evet demek o kadar zor ki!..
Anayasa değişikliği kadar önemli bir konu bu ama nedense yeterince ciddiye almıyoruz.
“Türkiye Yüzyılı” ruhunu eğer gerçekleştirebilirsek her türlü değişiklik zaten kendiliğinden gelir.
Yok eğer pas geçersek, ne siz sorun ne de ben anlatayım.
Bugünleri de ararız!
Peki nasıl bir gençlik istiyoruz?
Yeni yılda, ikinci yüzyılda, Türkiye Yüzyılı’nda nasıl bir genç, nasıl bir yurttaş ve onları bu yeni sürece hazırlayacak nasıl bir eğitim istiyoruz?
Önce buna karar verelim!
Karar verirken de sahip olduğumuz tüm kimlikleri, ön yargıları bir kenara bırakıp, sadece ve sadece çocuklarımızı, ülkemizi ve geleceğimizi düşünelim.
Hiç kimsenin arka bahçesi olmayan, çağı yakalayan, ülkesiyle gurur duyan, geçmişiyle bugünü sentezleyen ve her şeyden önce iyi insan yetiştiren eğitim kurumları, idealist bir gençlik hepimizi gururlandıracaktır..
Ve bunu yapacak birikimimiz de, heyecanımız da, enerjimiz de, kaynaklarımız da fazlasıyla var.
Yeni yılda bunu ne kendimize, ne çocuklarımıza, ne de ülkemize çok görmeyelim..
