adscode
adscode

Eğitime adanan 40 yıl! Ali Özveren ...

Felsefe öğretmeni olarak eğitime adım atan Toros Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Ali Özveren ‘68 kuşağının idealist mantığıyla eğitim alanında kalıcım hizmetlerde bulunabileceğim inancıyla her türlü…

Eğitime adanan 40 yıl! Ali Özveren ...

Toros Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Ali Özveren, 1971 yılından beri tüm birikimlerini ve zamanını eğitime harcamış. Bunun için de hiçbir zaman pişman olmadığını belirten Ali Özveren’in tek üzüntüsü 40 yıl önce sorunlarını çözmek için girdiği eğitim sektöründeki sorunların kronikleşmesi. Tek tesellisi ise kendi okullarında bu sorunların yıkıcı etkilerini olabildiğince azaltmış olmak. Ali Özveren’le hayatının büyük bir bölümünü adadığı eğitim üzerine konuştuk.

 

Neden başka yatırım değil de eğitim?

 

İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümü’nden mezun olduğum 1971 yılında Mersin’de bir kolejde Müdür Yardımcısı ve Felsefe Öğretmeni olarak göreve başladım. Toplumsal kaygıların öne çıktığı 68 kuşağının idealist mantığıyla eğitim alanında kalıcı hizmetlerde bulunabileceğim inancıyla her türlü olanaklarımı bu işe hasrettim.

 

Bugüne kadar eğitime yönelik yaptığınız yatırımların tutarı nedir?

 

1971 yılından beri, sadece kendimin değil, aile fertlerimle birlikte ve çeşitli sektörlerdeki girişimlerimizden elde edilen kaynakların tamamına yakınını aktardığımız Toros Okulları’nın Mersin, Tarsus ve Erdemli’de bulunan tesislerin rayiç bedellerini tahmin edemem. Ancak söz konusu kent merkezlerinin en mutena semtlerindeki bina ve tesislerin 30 bin metrekareden fazla kapalı alanı, 120 bin metrekare arsası, anaokulundan üniversiteye kadar her kademedeki okulların en modern teknoloji ve cihazlarla donatılmış eğitim ve sosyal tesisleri bulunmaktadır.

 

Bu sektöre girdiğiniz için zaman zaman da olsa pişmanlık duyduğunuz oldu mu? 

 

Asla, fakat 40 yıl önce göreve başladığım zaman toplumun en önemli sorunu olarak gördüğüm eğitim sorununun kısa zamanda çözüleceğine inanıyordum. Zaman içinde eğitim sorunlarının kronikleşmesi en büyük hayal kırıklığımdır. Kendi okullarımda bu sorunların yıkıcı etkilerini olabildiğince azaltmış olmak tek tesellimdir.

 

Bundan sonrası için hedefiniz nedir?

 

Toros Üniversitesinin; bölgemizin kalkınma konseptine uygun olarak ve özellikle mühendislik, lojiktik, tarıma dayalı endüstri ve arkeoloji alanlarında önemli bir araştırma merkezi olması. Mezunlarının aranan elemanlar olarak yetişmesi ve Toros Üniversitesinin başta Ortadoğu ülkeleri olmak üzere yurt dışından da isim yapmış bir dünya üniversitesi kimliği kazanması.

 

Anayasa değişikliğiyle özel üniversitelerin de önünün açılacağı söyleniyor. Vakıf üniversitesi olarak kalmak mı istersiniz, özel üniversite mi olmak istersiniz?

 

YÖK’ün aşırı merkeziyetçi, zaman zaman keyfi ve engelleyici yapısının değişmesi halinde vakıf üniversitesi veya özel üniversite olmanın önemli olmadığını düşünüyorum.

 

Sizce vakıf üniversitelerinin önündeki en büyük engel nedir?

 

Elbette ki eğitimin ücretli olmasıdır. Başarılı öğrenciler için caydırıcı bir faktör olan bu konu vakıf üniversitelerinin burs kontenjanları ile nispeten dengelenmeye çalışılsa da devlet üniversiteleri ile rekabet şansı bulunamıyor.

 

Öğrenim ücreti maliyetlerinin düşürülmesi için öneriniz ne olur?

 

Vakıf üniversitelerinin örgütlenerek eğitim girdileri ile ilgili maliyetleri asgari düzeye çekmeleri, eğitim girdilerinin standardize edilmesi, tanıtım maliyetlerinin merkezi bir sisteme bağlanması, doktora öğrenciliğinin teşvik edilmesi ve öğretim üyesi açığının kapatılması, öğretim üyesi ücretleri ve öğrenci harçları konusunda bölgesel standartların belirlenmesi…

 

Devlet üniversiteleri ile haksız rekabet söz konusu mu?

 

Tabii ki haksız rekabet var. Devlet üniversitelerinin ücretsiz olması öğrenciler için önemli bir tercih nedenidir. Devlet üniversitelerinin güçlü bütçeleri, öğretim üyesi teminindeki olanaklar önemli avantajlar sağlıyor. Vakıf üniversiteleri dinamik yapıları, profesyonel işletmecilik anlayışları ile ancak devlet üniversiteleri ile rekabet edebilmekte hatta bazı alanlarda daha verimli çalışmaktadırlar.

 

Sizce Türkiye’nin en iyi 3 üniversitesi hangisi?

 

Hiçbir üniversite kötü değildir. Yönetim anlayışı, yöneticilerin ve akademik kadroların vizyonları ve performansları üniversitelerin başarılarını etkiliyor. Tabii ki İstanbul Üniversitesi, İTÜ ve ODTÜ gibi köklü üniversitelerin önemli farklılıkları inkâr edilemez.

 

Öğrenciler neden sizi seçsin?

 

Eğitimin her kademesinde yarım asırlık başarılı geçmişimizde eğitimin her alanında ülke çapında gerçekleştirdiğimiz yenilikler, bölgemizin kalkınma konseptine uygun olarak seçtiğimiz programlar bunlarla ilgili yetkin kadro ve alt yapı imkânlarımız, kentimiz Mersin’in önemli bit ticaret ve turizm kenti olması, kentin merkezinde konumlanmış bir kent üniversitesi olarak kentin tüm dinamikleri ile bütünleşmiş olan son derece özgün bir yapıya sahip olmamız, kentimizin üniversite gençliği için ideal bir kent olması…   

              

 

 


Emoji ile tepki ver!

Bu Haberi Paylaş :


Benzer Haberler
    0 Yorum
  • Yorumu Gönder
  • Diğer Yorumlar (0)