adscode
adscode

İmkânsızı başarmak!

Aradan yıllar geçse de bazı şeyler insanın içinde uhde kalıyor ve bazen birkaç satır, parayla, pulla ölçülemeyecek bir şekilde onları mutlu edebiliyor.

İmkânsızı başarmak!
Milliyet Diyalog
Şimdi sizinle önce bir başarı haberini, sonra da o başarının ardında yatan bir başka başarı öyküsünü paylaşacağım.
Türkiye olarak nereden nerelere geldik! İşte çok çarpıcı iki örnek.

Birinci haber
Hatice, Hani’nin kaderini yendi...
Diyarbakır Hani Lisesi, kırık sıraları, toz toprak içindeki sınıflarıyla, öğrencilerine umut veremeyen bir okul. Son 6 yıldır ÖSS’ye giren 261 öğrenciden sadece biri üniversiteyi kazanabildi. İşte o öğrenci Hatice Bora, Dicle Üniversitesi’ni bitirdi ve şimdi başarılı bir mimar...

İkinci haber
“Yukarıdaki haberde bahsi geçen Hani Lisesi Müdürü Aytekin Serdar Hamatoğlu benim abimdir, şu an Kocaeli’nde öğretmenlik mesleğini büyük bir özveriyle devam ettirmektedir. Haberdeki Hatice Hanım’ın başarısı elbette ki takdire şayandır. Ancak keşke bizim aile olarak mücadelemiz ve sonundaki zaferimiz de haber olsaydı da emektar babam ve annem emeklerinin karşılığında manen bir takdirle zor oldu ama başardık deme hazzına, mutluluğuna güzel bir haberle erişselerdi diye düşünmüyor değilim, tabii ki takdir sizin...
Biz 5 erkek kardeşiz. Yaşlarımız birbirine yakın (30-32-33-34-35). Babam emekli öğretmen (56), annem ev hanımı (52). Babam, 5 çocuğu varken İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nde hademelik, şoförlük ve memurluk yaptıktan sonra Akdeniz Üniversitesi’ni (Burdur) kazanıyor (30 yaşında) ve bir yandan ikinci öğretim sınıf öğretmenliği okurken, bir yandan da gündüzleri inşaatta çalışıyordu. Maalesef hiçbir maddi desteği de yoktu. Madden oldukça kötü durumdaydık, yoksulduk...
Babam 32-33 yaşlarında öğretmen olduktan sonra, terörün en azılı dönemlerinde, öğretmenlerin şehit edildiği bir ortamda Diyarbakır’a göç ettik (1994).
Diyarbakır’a gittiğimizde ben 10, en büyük abim ise 15 yaşındaydı. Diyarbakır’da tam 8 sene kaldık. Çocukluğumuzu, gençliğimizi bambaşka bir memlekette, bambaşka bir kültürde, bambaşka bir “dil”le yaşadık...
İnsanların 1 çocuğunu bile dershaneye göndermekte, okutmakta zorlandığı bir dönemde babam hepimizi de dershaneye gönderdi, yaşlarımızın birbirine yakın olduğunu göz önüne alırsak, işin dershaneyle bitmediğini, herkesin ardı sıra üniversiteye yerleştiğini de eklemem lazım...


YAZININ DEVAMI İÇİN TIKLAYIN!

Emoji ile tepki ver!

Bu Haberi Paylaş :

Etiketler :

Benzer Haberler
    0 Yorum
  • Yorumu Gönder
  • Diğer Yorumlar (0)