adscode
adscode

Lise öğrencileri yurt dışında üniversiteye nasıl hazırlanır?

Yurt dışında üniversite eğitimi alanlar öğrenciler sanıldığı gibi, zengin çocukları veya YKS’de hiçbir şey beceremeyip parasıyla üniversite okuyan başarısız çocuklar değil.

Lise öğrencileri yurt dışında üniversiteye nasıl hazırlanır?
Konuk Yazar
Güncelleme : 18-Jul-23 10:55

Andaç Baran Cezayirlioğlu (andac@ovygo.org)

Takvim, Temmuz’un yarısını geride bıraktığımızı, ortaokuldan liseye geçen öğrenciler için kayıt koşuşturmacasının yavaş yavaş sona yaklaştığını, üniversite hazırlık sürecine girecek öğrencilerin dershane telaşesinin başladığını ve okulların açılmasına 60 günden daha az zaman kaldığını gösterirken, bu sene üniversiteye başlayacak öğrenciler için ise takvim ilerledikçe heyecan artıyor. Heyecanın sebebi ise çok açık: Bu hafta açıklanması beklenen YKS sonucu. Sınavın açıklanmasını takiben özellikle büyük şehirlerde görülmeye başlayacak ve tercih için tatilden geri dönüşün tetiklediği kalabalık bir yanda, üniversite ve bölüm tercihi için televizyon kanallarında ve sosyal medyada kimi zaman kafa karıştıracak yüzlerce uzman görüşü bir yanda, yaşadıkları şehir dışında üniversite okuma niyetinde olan veya taşrada büyüyüp büyük şehirlerde üniversite okuma başarısı gösteren öğrencilerin konaklama ve yurt bulma kaygısı bir yanda, başarılı öğrencileri için burs başvuruları, sınavda sükut-u hayale uğrayan öğrenciler için acil B planı yapma çabaları bir yanda  önümüzdeki 4-6 hafta eğitim dünyasını konuşan ve eğitim dünyasında yaşayanlar için biliyoruz ki oldukça yoğun geçecek. Ancak kimi zaman kakafoniye dönüşecek bu acı tatlı uzun soluklu telaşeden kendini tamamen soyutlayan ve takvimin ilerlemesini sabırla bekleyen bir grup var: Bu sene üniversite eğitimine yurt dışında başlayacak öğrenciler.

Her ne kadar içinden Türkiye olarak geçtiğimiz ekonomik darboğaz sebebiyle geçtiğimiz yıllara kıyasla oldukça az öğrenci yurt dışında üniversite eğitimine başlıyor olsa da, Türkiye hala yurt dışına öğrenci gönderen ülkeler sıralamasında oldukça üst sıralarda. 2022 – 2023 akademik yılında yaklaşık 15 bin öğrencinin lisans seviyesinde üniversite eğitimi için yurt dışına taşınmıştı, bu sene için öngörümüz ise ekonomik bilinmezliklerin durulmasıyla birlikte bu rakamın 18 bini aşacağını yönünde.  Yani aslında bu sakin sakin takvimin ilerlemesini bekleyen öğrenci grubu sanıldığı kadar da küçük sayıda bir grup değil.

Peki yurt dışında üniversite eğitimi almaya hak kazanıp, bu yolda yürümeye karar vermiş öğrenciler kim? Çoğu zaman yanlış kimi zaman doğru olan demografik yapıları ne? Ve böyle bir eğitim hayatına hazırlamak için lisede ne yaptılar?

Öncelikle yaygın bir şekilde doğru diye bilinen genellemeleri yanlışlayarak başlayalım. Yurt dışında üniversite eğitimi alanlar öğrenciler sanıldığı gibi, zengin çocukları veya YKS’de hiçbir şey beceremeyip parasıyla üniversite okuyan başarısız çocuklar değil. Aksine, yurt dışında üniversite okumak, tabii ki ciddi bir kurumda olmak şartıyla, bir dizi hazırlık ve disiplin gerektiren, yıllara yayılan bir hazırlık süreci içeren detaylı bir süreç. Tam da bu sebeple üniversitelerden kabul alıp yurt dışında okuma başarısını gösteren öğrenciler genelde, iyi bir eğitim almış, eğitimin önemine ve planlanması gereken bir şey olduğuna inanan, çocuklarının eğitimini sadece okullara bırakmayan, genellikle büyük kurumsal şirketlerde maaşlı çalışan ve nitelikli eğitimleriyle bir yere gelen anne babaların çocukları. Bu yola çıkan öğrencilerin çoğu Türkiye’nin en iyi üniversitelerinde eğitim almış, eğitim alırken yurt dışı tecrübesi yaşamış, profesyonel hayatının bir kısmında yurt dışında veya yurt dışıyla iş yapmış, yurt dışında eğitiminin önemini etkileşime geçtiği yabancı insanlarda gözlemlediği nitelik farklılıklarıyla kavramış anne ve babalarının çocukları. Kimseyi kırmamak için isim vermeyeceğim lakin herkesçe malum belli kurumlar dışında ciddi bir üniversiteden kabul almak hiç de sanıldığı kadar kolay şeyler değil. Uzun bir hazırlık süreci sonrası gelen üniversite kabulleri için öğrencinin birçok adımı tamamlaması, lise eğitiminin bütününe yayılan tecrübelerle buluşacak imkana sahip olması, bu imkanlara sahip olmak için de tam da yukarıda paylaştığım gibi eğitim vizyonuna haiz ebeveynlere sahip olması gerekiyor. Keza konunun birçok öğrenci için kitlendiği ve yurt dışında üniversite okuma niyetine sahip olanlar içinde ancak bir kısmının bu yolda neticeye ulaşmasına olanak tanıyan işte tam da bu lise eğitiminin 4 yılına yayılan hazırlık süreci ve bu hazırlık süreci boyunca edinilecek tecrübeler.

 

Peki yurt dışında üniversite okumaya hak kazanan öğrenciler lise yıllarında hangi tecrübeleri edinerek kendilerini bu yolda hazır hale getiriyorlar?

Dil Tecrübesi

Yurt dışında üniversite eğitiminin öğrenci için bir seçenek olup olmadığını değerlendirmek için, maddi kaynaklar dışında, belirli akademik minimum nitelikler söz konusu. Bu temel akademik niteliklerin başında ise öğrencinin almak istediği eğitimin dilini en az B2 seviyesinde biliyor olması geliyor. Bu seviyede bir dil yetkinliği gerektiği  için -ki kimi üniversite mezunlarında bile bu seviyede bir dil söz konusu değil- çoğunlukla dil eğitimi çok iyi seviyede olan özel okullardaki öğrenciler ile Robert, Üsküdar Amerikan, İzmir Amerikan, Alman Lisesi gibi uluslararası okullar veya uluslararası program uygulayan okullardaki öğrenciler bu ilk bariyeri otomatik olarak geçebiliyor. Devlet okullarında okuyan veya özel okullarda okuyup nitelikli bir şekilde dil eğitimi almayan öğrenciler içinse yurt dışında üniversite için ilk olarak halledilmesi gereken şey dil yetkinliği oluyor. Üniversite eğitimini yurt dışında başlatmak isteyen öğrencilerin erken dönemde dil bariyerini aşması ve böylece bu yoldaki diğer engellere odaklanması adına vakit kazanması için tavsiye edebileceğim en etkin yol ise, gramer desteğine ek dili pratik edecek imkanlar yaratmak. Yaz aylarında düzenlenen ve öğrencinin dil gelişim açısından tartışılmaz fayda sağlayan dil öğrenme odaklı yaz kampları, dil seviyesi açısından problem yaşayan öğrencinin dil edinimine yapılacak en büyük yatırım. Uzun lafın kısası, 12. sınıfın ortasında çocuğunun aslında sandığı kadar iyi seviyede yabancı dil bilmediğini öğrenip şaşıran ebeveynlere katılmamak ve yurt dışında üniversite eğitimi hayalinin başlamadan bitmesine şahit olmamak adına yurt dışı üniversite planlamasına önden başlamak gerekiyor; önden başlamak da tek başına yetmiyor, öğrencinin dili gerçekten bildiğine emin olarak başlamak gerekiyor, bu bağlamda da öğrencilere dil yetkinliğini geliştirme ve test etme imkanları yaratmak ve pratik dil tecrübesini edinmesini öğrenciye sağlamak bu yolda atılması gereken ilk adım olarak beliriyor.

Not etmek gerekir ki kampları da doğru seçmek gerekiyor. Çünkü çoğu kamp, öğrenciler için turistik gezinin ötesine çıkmıyor. Eğer böyle bir planlama yapacaksanız sürece acente mantığıyla değil, akademik bir perspektifle yaklaşan kurumlardan destek almanızı ve bu planlamayı 9. sınıf yazında gerçekleştirmenizi tavsiye ediyorum.

Akademik Tecrübe

Eğer öğrencinin önünde bir dil engeli bulunmuyorsa veya öğrenci önündeki dil engelini aştıysa bir an önce uluslararası programlarla veya yurt dışında akademik programlarla tanışmak gerekiyor. İster devlet okullarında isterse sıradan bir özel okulda okuyor olsun, öğrencinin 10. sınıftan itibaren uluslararası akademik tecrübelerle haşır neşir olması ve yurt dışında akademik programlara katılması, öğrencinin kabul almak için adına üniversiteleri ikna edebileceği en güçlü argüman. Günün sonunda üniversite başvurusu süreci kabaca öğrencinin lise boyunca yarattığı CV’yi üniversite sunmasına benzetilebilir. Akademik tecrübeler ile varılmak istenen nokta da üniversitelere öğrencinin ondan önce hangi kurumlarla temas ettiğini, hangi kurumlar içinde eğitim aldığını, hangi programlara katıldığını göstermek. Tam da bu sebeple ki katılınan akademik programların veya uluslararası programların saygınlığı önemli.

10. sınıf ve 10. sınıf yazı ise bu sürece başlamak için en doğru zamanlama. Akademik tecrübe bağlamında öğrencinin dahil olabileceği ve koca bir yıla yayılabilecek çalışmalar ise aslında çok çeşitli. 10 sınıf itibariyle öğrencinin, zaten 9. sınıfta dahil olmadıysa, bir uluslararası program kapsamına dahil olması (eğer okulu bir uluslararası program uygulamıyor ise dahil olabileceği en işe yarar program Advanced Placement - AP), bu program kapsamında sınavlara girmesi ve girdiği sınavların notlarıyla kendini tüm dünyada kıyaslanabilir bir öğrenci haline getirmesi önemli. Bu süreç 10. sınıf itibariyle başlar ve peyderpey her sene birkaç sınava hazırlanarak lise mezuniyetine kadar devam ettirilirse öğrenci 6-7 farklı sınav skoruna ve böylece 6-7 branşta uluslararası kıyaslanabilirliğe sahip bir şekilde mezun olma şansına sahip. Eğer öğrenci sebat eder ve bu sınavlara emek harcar ise üniversite başvurusunda edinebileceği en güçlü niteliklerden birini ediniyor diyebiliriz büyük rahatlıkla. Ancak yaz ayları da akademik tecrübe biriktirmek açısından oldukça önemli. Keza öğrencinin sadece uluslararası sınavlara girmesi değil, uluslararası tecrübe edinmesi de gerekiyor. Yaz aylarında yurt dışındaki saygın üniversitelerde düzenlenen akademik içerikli yaz okulları ise, öğrencinin bu alanda doğrudan ve nitelikli bir tecrübe edinebilmesi için en önemli seçenek. Öğrencilerin akademisyenleri tanıyıp onlardan dersler aldığı, hem daha doğru hem de daha bilinçli bir başvuru yapmasına olanak tanıyan akademik içerikli programlar, üniversite başvurularında öğrencinin niteliğini güçlendiren ana kalem denilebilir. Burada tetikte olmayı gerektiren ise doğru program - öğrenci eşleştirmesi.

Günün sonuna geldiğimizde ise öğrenci dil bilen, lise notlarına göre başarılı, uluslararası program notlarına göre küresel anlamda başarısı kıyaslanabilir, yurt dışında kısa da olsa eğitim tecrübesine sahip, kendine yatırım yapmış, üniversitede okumak istediği bölüme yönelik akademik yaz programlara katılarak tercihini bilinçli bir şekilde yaptığını göstermiş, saygın eğitim kurumlarında bulunmuş, saygın eğitim kurumlarında çalışan akademisyenlerden referans almış bir profille üniversitelerin karşısına çıkıyor. Yıllara yayılmış bir hazırlık sürecini tamamlayarak, farklı eğitim kurumlarının içine girip çıkmış bir şekilde üniversitelerin kapısını çalan bir öğrenci ise üniversiteler için kaçırılmayacak bir cevher olarak çoğu kez burslu olarak hemen kapılıyor. Durum bu olunca da akranları YKS sonucu beklemenin acı tatlı heyecanını ve telaşesini yaşarken, yurt dışından kabul alan öğrenciler ise sadece çoktan kestirdikleri uçak biletinin tarihini bekliyor.


Emoji ile tepki ver!

Bu Haberi Paylaş :


Benzer Haberler
    0 Yorum
  • Yorumu Gönder
  • Diğer Yorumlar (0)