adscode
adscode

Mehmet Altan daha fazla tahammül istedi

Genç Bakış’ta bu hafta akademisyen, yazar ve “mağdur gazeteci“ Prof. Dr. Mehmet Altan vardı. Altan, öğrencilerin güncel konulara yönelik sorularını cevapladı, gazeteciliğe neden ara vermek zorunda kaldığını…

Mehmet Altan daha fazla tahammül istedi
AG Blog

İşte programdan satır başları:

Fikir özgürlüğü var mı?
-  Başbakan’ın sözleri, temel hak ve özgürlüklerin, hukuk devletinin olmadığının net bir ifadesi sayılabilir. Çünkü zaten bir şeyin yasal olup olmadığını yargı denetliyor. Siz yazar, çizerleri hukukun dışında, bu kadar ağar suçladığınız vakit, burada temel hak ve özgürlükler, fikir özgürlüğü konusunda problem var demektir. Yani yönetimin istediğini yazan iyi, yazmayan bir başkasının adamı, bu çok yanlış. Demokratik toplum kültürü ve algısıyla taban tabana zıt bir ifade.
-  4+4+4 şu açıdan yanlış; bir kere iktidar kendi içinde mutabık değil. Bir tarafta 
28 Şubat’la rövanş var. Din ve vicdan özgürlüğü kısmını da bunun içine koyuyorlar, çok büyük açığı olan teknik eğitimi de, eğitim sisteminin tümünü de. Bu kadar karmakarışık işten bir şey çıkmaz. Bu sistem özellikle çocuk gelinleri ve çıraklığı arttıracak.
-  
Türkiye’nin görüntüdeki olumlu göstergeleriyle yapısal sorunları arasında bir uyumsuzluk var. Türkiye büyüyor fakat kendi parasıyla değil yurtdışından gelen kısa vadeli borçlarla.
-  Benzin fiyatları sürekli artıyor çünkü Türkiye hala vergi alan bir devletle vergi veren bir bireye sahip değil. Vergi almayınca da sürekli olarak her şeye 
zam yapıyor. Petrol de bunun bir göstergesi.

Yasaklı demokrasi olmaz
-  Toplum bir şeyi kutlamak istiyorsa onu kutlamak için başkasından izin alamaz. Almasına gerek yok. Başörtülü arkadaşlarım da nasıl giyinmek istiyorlarsa başkasından izin almaya ihtiyaçları yok.
-  
Nevruz’da hem engellemede başarılı olunamadı, hem şiddet yanlılarının önü açıldı.Diyarbakır’da sözünü dinletemiyorsun, İstanbul’da her taraf yakılıyor, yıkılıyor. Bunun yolu istihbaratını alıp şiddet uygulamak isteyenleri izole etmek. Bütün her şeyi yasaklayarak demokrasi gelişemez.
- Seçilmiş birisine bir görevlinin rahatlıkla yumruk atması ve grup toplantılarında bunun hiç gündeme getirilmemesi bana dehşet veriyor. Bir taraftan şiddetten dolayı bu yasağı getirdik deniyor bir taraftan şiddet uygulayan bir polise ne yapıldığına dair bir bilgi yok. Aynı şekilde polise uygulanan şiddet de yanlıştır.
-  Bugün gelinen noktada esas soru şu; bugünkü iktidar, bütün varlığıyla, yasalarıyla, uygulamalarıyla ayakta duran 
12 Eylül rejimini, AB standartlarında bir demokrasi ile mi değiştirecek, yoksa 12 Eylül’ün egemenliğini kendi elime geçirdim ve bunu kullanayım mı diyecek?
-  
Madımak gibi yüzümüzü karartan bir insanlık ayıbının bir devamını da 19 yıl sonra bunu zaman aşımına uğratarak yaptık. Bir katliamın ayak izleri devletin içinde kaybolduğu vakit muhakkak zaman aşımına uğrar.
-  Neden sabahtan akşama siyaset konuşuyoruz. Gelişmiş bir toplum bu kadar siyaset konuşmaz.

Neden hep siyaset konuşuyoruz?
-  Star’dan ayrılmam, ANF’ye verdiğim demeçle ilgili değil. Eğer birisi, birisine, nereye, nasıl konuşacağını anlatmaya başladıysa, orada demokrasiye geçmiş olsun denir. Ayrıca o gazetenin geçmişine bakılırsa bir sihirli elin oradaki yazımın üzerindeki başyazı ibaresini aldığı, bir zaman sonra 
internet sitesindeki yerimi değiştirdiği, sonra da yazılarımı haftada 7’den 5’e indirdiği görülür. Her şeyin bir tahammül sınırı var. Eğer sen hayatını düşünceden ve yazıdan kazanan bir adama nerede ne söyleyeceğini anlatmaya çalışırsan orada ipler kopar.
-  Ben zamana ve zemine göre konuşan birisi değilim. Öyle bir aileden de gelmiyorum.
-  Türkiye’de hiç konuşulmayan bir kadın meselesi var. Türkiye 136 ülke arasında kadın erkek eşitliğinde 127. sırada. Her gün 5 kadını bıçaklayarak öldürüyoruz. Oysa kadın yoksa hayatın yarısı yok. Toplumun en önemli yarısı hayatın içinde olmadığı vakit bir toplum hiçbir yere gidemez.
-  Türkiye’de 10 yıl içinde 10 bin 721 işçi ölmüş. Geçen sene 541 işçi öldü. Türkiye Uluslararası Çalışma Örgütü’nde kara listede. Yani insana nasıl muamele ediyor? Biz insanın canlı olarak nasıl muhteşem bir makine, kutsal makine olduğunun ne kadar bilincindeyiz?
Özetin özeti: Mehmet Altan, öyle ya da böyle hep eleştirildi. “Ama değişen ben değilim. 30 yıl öce ne ise bugün de oyum” dedi ve topu kendini eleştirenlere attı!..


Emoji ile tepki ver!

Bu Haberi Paylaş :


Benzer Haberler
    0 Yorum
  • Yorumu Gönder
  • Diğer Yorumlar (0)