adscode
adscode

Bir tohum, üç fidan!

Orman yangınlarının ülkemizin gündemine oturduğu şu günlerde iki sene evvel Batman’daki bir yerel gazetede yayınlanan bir yazımı tekrar paylaşmayı ağaç varlığımızın önemi açısından gerekli gördüm.  Yazımda bir öğretmen arkadaşımın, öğrencileriyle yapmış olduğu tohumunu ek, ağacını büyüt etkinliğinden ve orman varlığının önemini dile getirmiştik.

vedatdemirr@hotmail.com




Öğretmen arkadaşım etkinliğinden bahsederken: “ Böyle bir etkinlik yapmak doğrusu planladığım bir etkinlik değildi. İkinci dönemin ilk haftasında öğrencilerimle ders işlerken orman konulu işlediğimiz ders esnasında bir anda aklıma, sonbaharda çeşitli ağaçlardan topladığım tohumları minik zarflar içine koyarak her bir öğrenciye dağıtıp, kendi ağaçlarını yetiştirmelerini isteyebileceğim bir etkinlik yapmak geldi. Sonrada bu düşünceyi öğrencilerimle paylaşıp bu konudaki fikirlerini aldım. Çok uygun görüp heyecanlandıklarını ve yüzlerindeki sevinci görünce bu etkinliği yapmaya karar verdim. Bu etkinlik ile amacım çocuklara küçük yaşlardan itibaren hiç unutamayacakları belki de birlikte büyüyebilecekleri bir ağacı yetiştirme sorumluluğu ve deneyimini yaşatmak ve de mevcut ağaçlara karşı çocukların, bir annenin çocuğuna ve diğer çocuklara kendi çocuğu gibi geliştirdiği bir duyarlılık oluşturmalarını sağlamaktı.” Doğrusu yaptığı bu proje çok ilginç ve dikkat çekici bir konuydu. Örnek olması açısından sizlerle paylaşmak istedim.

Bölgemizin ağaç yönünden fakir oluşu ve kavurucu yaz sıcaklarında gölgesinde yürüyebileceğimiz, soluklanacağımız ya da mesire yapabileceğimiz ağaçlık alanların olmayışı bize ağaçlık alanların ihtiyacını duyurmuş olup, bizleri orman yönünden zengin olan şehirlere her daim imrendirmiştir.

Kültürümüzde ağaca verilen önemin anlatıldığı; yaş kesen baş keser, ağaç yeşert meyve getirsin, oğlan büyüt ekmek getirsin, ağaçsız memleket duvaksız geline benzer, yol rehbersiz, dağ ormansız olmaz, ağaçlı köyü sel basmaz gibi pek çok atasözü; “Hiçbir Müslüman yoktur ki O, ağaç diksin yahut ekin eksin ve mahsulden insan, kuş, kurt yesin de kendisi bundan istifade etmiş olmasın. Elbette o Müslüman da diktiğiyle ektiğiyle sevap alır.” “Cenab-ı Hak ağaç diken herkese ve diktiği ağaçtan çıkan meyve kadar mükafat ve sevap taktidir ve ihsan eder” “Kıyamet kopmaya başladığında birinizin elinde bir ağaç fidanı bulunsa,kıyamet kopmadan onu dikmeye gücü yeterse hemen diksin.” gibi hadisi şerifler de yine konun ne kadar önemli olduğunu gösteren ifadelerdir.

Batman’ın çanak şeklindeki coğrafi yapısı da düşünüldüğünde yaz ve kış aylarında şehir merkezinde bir bulut gibi asılı olan tozu etraftaki yüksek noktalardan görmek mümkündür.

Bu olumsuz hava koşullarını ancak Batman’ın çevresindeki yüksek dağların yeşil kuşak projesi ile ağaçlandırılması ile aşılabileceğini düşünüyorum. Çünkü yüksek yerlerdeki bu ağaçlar ile şehir merkezi arasında oluşacak basınç farkından bir hava akımı oluşacak ve gün içinde gece ve gündüz yön değiştirecek, toz bulutunu dağıtacak rüzgar ile temiz ve bol oksijenli bir hava kalitesine ulaşabiliriz.

Şehrimizin coğrafi konumundan dolayı gerek iklimsel faktörlerden gerekse de temiz hava akımı oluşturması açısından şehrin içinde ve etraftaki yüksek yerlerde ağaçlandırma çalışmaları vatandaşlar ve kurumlar olarak ciddi bir şekilde yapılmalıdır.

Ağaçlandırma ve çevre konusunda Batmanlı bir birey olarak düşündüklerimi ve göstermiş olduğum çabayı sizlerle 21-26 Mart Orman Haftası olması münasebetiyle paylaşmak istedim.

Öğretmen arkadaşımın Öğrencilerine dağıttığı tohumun, öncelikle saksılarında, sonrasında kalplerinde ve son olarak da siz değerli okuyucularımızın düşüncelerinde yeşeren bir fidan olması temennisi ile Orman Haftanızı Kutlar sağlık ve esenlik dilerim.

 


Emoji ile tepki ver!

Bu Yazıyı Paylaş :

Etiketler :
    0 Yorum
  • Yorumu Gönder
  • Diğer Yorumlar (0)