Har insan birbirinden çok farklıdır. Birini mutlu eden diğerini üzebilir, birine ilginç gelen diğerinin hiç ilgisini çekmeyebilir. Dolayısıyla Eğimde “ortak reçete” yazmak doğru olmaz denilse de yazan çok!…
Okurlarımızdan MTB, başarı ve mutluluk konusunda bir çoğumuzun altına imza atsa da, pek çoğumuzun özellikle bazı önerilerine şiddetle karşı çıkacağı 7 maddelik bir formül önermiş.
İsterseniz gelin önce ona bir göz atalım:
Tabiiki işini seveceksin, seni yorsa da bıkmadığın işte olmak avantajdır.
Matematik ve bilimsel gerçeklik var.
Seçilmiş çocuklar arasında işini seven mutlu çocuksan, sen toplumun önündesin demektir.
Bunun da reçetesini sana yazayım:
1-Seçilmiş ve ayrılmış çocuk olarak Robert Kolej e gireceksin.
2- Stanford’da pozitif bilim okuyacaksın.
3- Gezeceksin, bileceksin, seçilmiş insan olarak istediğin meslek veya başka meslek de ilerleyip hayattan keyif alacaksın.
4- Sistemin ve devletlerin belirlediği sgk, kölelik, kulluk anlayışından kurtulup kendi imkanlarınla bireysel emekliliklerin bolca olan sistemi yaratıp bağımsız olacaksın.
5- Her akşam farklı yemekler lezzetler yiyebilecek kıvamda ve güçte olacaksın.
6- Kimseye eyvallahın ve biatın olmayacak.
7- Herkesin bekletisini karşılayacayım diye bir telaşla işine gündelik hayata bakmayıp hesabı sadece kendine vereceksin…
Eyvah eyvah…
Ülkemizde yılda ortalama bir milyon 100 bin bebek doğuyor,
Robert’in kontenjanı ise 101’i kız, toplam 202!
Peki o zaman değerlerinin mutlu olma şansı hiç yok mu?
Çok yazdım ama görünen o ki bir kez daha yazmakta yarar.
İyi okul yoktur, iyi öğrenciler vardır.
İyi öğrenciler nereye giderse gitsinler tıpkı su gibi akar yolunu bulurlar.
Kaldı ki mutlu olmak için seçilmiş olmaya, çok paraya ya da güce ihtiyaç yok.
Yeter ki mutlu olmak isteyin…
Ama pek çok kişinin bunun tam düşündüğü ve torpilsiz yol alınamayacağı görüşünde olduğunu biliyoruz
Önemli bir bölümünün ise yolun sonuna geldiğinde
“değdi mi buna” dediğine çok şahit olduk,
Paki ya size göre?..
