adscode
adscode

Günü kurtarmak yeter mi?

Öğrenciler sınavı kazanmaktan başka bir şey düşünemez hale geliyor, esnaf ayakta kalma savaşı veriyor, bürokratlar koltukta bir gün daha fazla oturmanın peşinde, çalışanlar bırakın gelecek yılları ay sonunu getirmenin derdinde…

aguclu@milliyet.com.tr




Günlük hatta anlık yaşıyoruz. Yarınlar hiç umurumuzda değil. Oysa en zoru bu. Her gün, her an yeni bir mücadelenin içerisindeyiz. Bu da bizi yoruyor. Sınır kat sayımızı yükseltiyor, yoksullaştırıyor, sıradanlaştırıyor, huzurumuzu kaçırıyor…

Öğrenciler sınavı kazanmaktan başka bir şey düşünemez hale geliyor, esnaf ayakta kalma savaşı veriyor, bürokratlar koltukta bir gün daha fazla oturmanın peşinde, çalışanlar bırakın gelecek yılları ay sonunu getirmenin derdinde…

Oysa, uzun soluklu çalışıldığında ve hedef konulduğunda başarı kendiliğinden geliyor.

Bayan voleybol takımımız ve Matematik olimpiyatlarından madalyalarla dönen öğrencilerimizin başarı reçetesini kendimize örnek almalıyız..
Onlar hep gelecek için çalıştılar, hedefleri belliydi, başardılar ve mutlu sona ulaştılar.
Darısı hepimize!..

Pozitif düşünenimiz yok gibi
Mutlu olmak İçin değil adeta mutsuz olmak için çaba harcıyoruz.

Peki kaçımız mutlu?


Örneğin ölüm kalım meselesi olarak gördükleri sınavlara hazırlanan öğrencilere bakalım.
Sonuçlar, bugün, yarın açıklanacak.

Tercih ve yerleştirmelerden sonra istedikleri fakülteleri kazandıklarında ve hatta mezun olduklarında kaçı mutlu olacak?

Peki ya yeni mezun öğretmen, mühendis, mimar, avukat, ekonomist ve diğer diploma sahipleri, ne kadarı mutlu?

İktidarıyla, muhalefetiyle, siyasetçilerden, bugüne kadar mutlu olanını gördünüz mü?

En büyüğün, en küçüğüne, esnafından, holding sahibine bir kulak verin, günü kurtardım diye sevinin dışında Allah'a şükür diyen kaç kişi çıkar?

Medyaya göz atalım. Patronundan muhabirine, memnun olan birini görürseniz, bize de haber verin ki, sırrı neymiş öğrenelim.

Sağlığını, işini, huzurunu, en yakınlarını kaybetmeden, kaçımız, en büyük mutluluk kayanağının onlar olduğunun farkındayız?

Her şey bir yana, kaybettiklerimize, kaçırdıklarımıza, sahip olamadıklarımıza, üzüldüğümüz, kızdığımız kadar, kazanımlarımız olduğunda da, aynı oranda sevinip, mutlu olabiliyor muyuz?

Genetik kodlarımız, artan oranda negatifleşiyor ve acilen bunu tersine çevirmeliyiz.

Bunun yolu da mutlu eğitim ve mutlu öğrencilikten geçiyor!..


Emoji ile tepki ver!

Bu Yazıyı Paylaş :

    0 Yorum
  • Yorumu Gönder
  • Diğer Yorumlar (0)