adscode
adscode

Eğitimde kademeler arası geçişte sınavsız sistem mümkün mü?..

İlkokullarda yönlendirme sistemine dayalı, öğrenciyi tanımayı ve yeterliliklerini belirlemeyi esas alan bir sistem geliştirilmelidir.

ikegitmeni@hotmail.com




Eğitim sistemiyle ilgili en tartışmalı alanların başında sınavlar ve sınav sistemi gelir. Eğitim bilimcileri, eğitim sistemimize yönelik eleştirilerinde en sık dillendirdikleri konuların başında yine merkezi sınavlar gelmektedir. Eğitim öğretim kurumlarıyla ilgili başarı kıstaslarında da merkezi sınavlardaki başarı sıralamaları dikkate alınır. Öğrenciler ve öğrenci velileri, kademeler arası geçişteki okul tercihlerini de yine merkezi sınavlardaki başarı sıralamalarına göre yaparlar. Eğitim öğretim kurumlarıyla ilgili tüm değerlendirmeler merkezi sınavlardaki başarı kıstaslarına göre yapıldığı için, eğitim kurumları da tüm çabalarını merkezi sınavlarda daha başarılı olmak için kullanmaktadırlar. Merkezi sınavlarda en üst sıralarda yer alan bazı eğitim kurumları, merkezi sınavlardaki sıralamalarını korumak ya da daha üst sıralara çıkmak için kurumlarını adeta sınav üssüne çevirmiş durumdadırlar… Bu nedenle, merkezi sınavlarda iddialı okullarda sosyal, sportif aktiviteler, bilimsel ve kültürel projeler yerine daha çok sınav odaklı çalışmaların ağırlıklı olduğu görülmektedir.

Eğitim sistemimizde merkezi sınavlarda en üst sıralarda yer alan proje okullarına merkezi sınavlarda en iyi puan alan öğrenciler kayıt yaptırmaktadırlar. Proje okullarına kayıt yaptıran öğrencilerin hazır bulunuşluk seviyeleri diğer okullardaki öğrencilere göre çok daha iyi olmaktadır. Peki, merkezi sınav sonuçlarına göre öğrenci yerleşmeyen okullarda durum nedir? Proje okulları dışındaki diğer okullara merkezi sınavlarda en düşük puan alan ya da barajı aşamayan öğrenciler yerleşmektedirler. Geçmişte Anadolu Lisesi olup proje okulu olmayan bazı okullarda ise merkezi yerleştirme sınavına göre yerleşemeyen öğrenciler, sınav notlarına göre alınmaktadırlar. Eğitim öğretim kurumlarında kademeler arası geçişte uygulanan bu yöntem nedeniyle, bazı okullarda merkezi sınavlara göre hazır bulunuşluk düzeyi çok daha iyi olan öğrenciler bulunurken; bazı okullarda ise, hazır bulunuşluk düzeyi çok düşük kalan öğrencilerin olduğu görülmektedir. Eğitim öğretim kurumlarında kademeler arası geçişte uygulanan bu tür elek sistemi, maalesef eğitim kurumları arasında farklara neden olmaktadır. Merkezi sınavlarda başarılı olan okullarda görev yapmış olan bazı öğretmenlerin proje okulları dışındaki okullarda görev aldıklarında çok ciddi öğrenci sorunları yaşadıkları, öğrenci seviyelerine inemedikleri de görülmektedir. Geçmişte Anadolu Lisesi iken üst sıralarda yer alan bazı okullar proje okulu kapsamı dışında kalınca, bu okullarda görev yapan öğretmenlerin okullarının öğrenci profili değiştikçe sorunlar yaşadıkları, hatta bu okulların öğretmenlerinin nakil istedikleri de görülmektedir. Peki, eğitim öğretimde kademeler arası geçişte uygulanan merkezi sınavlar yerine farklı bir model uygulanabilir mi?

Eğitim sistemimizde uyguladığımız merkezi sınav uygulamasının birçok yönden eğitim bilimi ilkeleriyle ve Anayasanın eğitim öğretimde eşitlik ilkesiyle de çeliştiğini ifade etmek mümkündür. Eğitim öğretimde kademeler arası geçişte uygulanan merkezi sınav modeli eğitim kurumları arasında hazır bulunuşluk seviyesi ve fiziki şartlar arasında da farklara neden olmaktadır. Eğitim kurumları arasındaki bu farklar eğitim kurumlarını ayrıştırdığı gibi, öğretmenler arasında da ayrıştırmaya neden olmaktadır. Nasıl mı?.. Proje okulu olan bir eğitim kurumunda sınıf mevcudu 30 kişi ile sınırlıyken, proje olmayan bazı okullarda sınıf mevcutları 40-50 kişiyi bile geçebilmektedir… Proje okullarında öğretmenler belirli seviyedeki öğrencilerle ilgilenirken, proje okulu olmayan eğitim kurumlarında ise öğretmenler, hazır bulunuşluk düzeyi bulunduğu eğitim kademesinin çok altında olan öğrenci profilleriyle ilgilenmektedirler. Okullardaki öğrenci sayılarının farklı olması, eğitimde fırsat eşitliği açısından da sorunlu alan oluşturduğu düşünülebilir. Peki, eğitim sistemimizde kademeler arası geçişte uygulanan merkezi sınavlardan ve sınav odaklı yapıdan kurtulmak mümkün mü?

Eğitim öğretimde sınavlar; hedefleri, kazanımları ve amaçları gerçekleştirmek için geri bildirimler almak amacıyla uygulanmalıdır. Eğitim sistemimizde sınavlar o kadar yoğun uygulanmaktadır ki,  nerdeyse “sınavlar kazanımların ve amaçların yerini aldı”  desek yeridir.  Eğitim öğretim kurumlarında dersler çoktan seçmeli sınav sistemine göre,  hızlı soru çözme yöntemlerine göre işlenmektedir. Bu nedenle, eğitim öğretimde uygulamalı çalışmalara yeterince yer verilememektedir.

Eğitim sistemimizde merkezi sınavları kaldırmak için, öncelikle eğitim öğretimde ölçme ve değerlendirme sisteminin tamamen değişmesi gerekmektedir. İlkokullarda yönlendirme sistemine dayalı, öğrenciyi tanımayı ve yeterliliklerini belirlemeyi esas alan bir sistem geliştirilmelidir. Öğrenciler ilkokuldan ortaokula; öğretmen, rehber öğretmen ve birtakım beyin temelli yeterliliklerini değerlendiren uygulamalar göre yönlendirilmelidirler. Ortaokullarda ise ölçme ve değerlendirme sistemleri dijital ortamlarda merkezi bir sistem geliştirilerek yapılmalıdır. Sınavlar da çoktan seçmeli sınavlar yerine farklı sınav teknikleri kullanılarak uygulanmalıdır. Sınav değerlendirmeleri de dijital ortamlarda farklı öğretmenler tarafından öğrenci isimleri görülmeyecek şekilde şifreli değerlendirilebilir. Okullardaki ölçme ve değerlendirmeler, ortak sınavların dijital ortamda merkezi sistemle yapılmasıyla daha nesnel hale gelecektir. Dijital alt yapı geliştirilerek öğrencilere yazma özellikli tabletler dağıtılarak bu sistemi uygulamak mümkün olacaktır. Sınav dönemlerinde okullar arası öğretmen değişimleriyle tüm ortak sınavlar daha nesnel yapılabilecektir. Eğitim kurumlarında uygulanacak nesnel değerlendirmelerin, öğretmenlerin kendilerini değerlendirmeleri açısından da katkı sağlayacağını düşünüyorum. Eğitim öğretim kurumlarında nesnel değerlendirmeler, ayrıca hormonlu puanları da sonlandıracaktır. Eğitim öğretim kurumlarında kademeler arası geçişte de okullardaki bu puanlar yeterli olacaktır.

Eğitim öğretimde nesnel ölçme değerlendirme ve dijital ortak sınav uygulaması konusunda ayrıntılı bir çalışmayla merkezi sınavları kaldırmak mümkün olacaktır. Eğitim öğretim kurumlarında merkezi sınavlar sonlandırıldığında eğitim sistemi de sınav odaklı yapıdan kurtulacaktır. Eğitim sistemimizde uygulanacak bu uygulamaya, sınav sektörü ciddi bir karşı duruş sergileyecektir. Sınav sektörünün ve kurs merkezlerinin de mağdur edilmemesi için eğitim sistemi içerisinde farklı çözümler geliştirilebilir diye düşünüyorum. Özel öğretimde nerdeyse asgari ücretin bile altında çalışan öğretmenlerin eğitim sistemi içerisinde çalışma koşulları iyileştirilerek, mevcut hazırlık kursları eğitim kurumlarına dönüştürülmelidir. Geleceği aydınlık, yarınları umut dolu bir nesil için, “ÖNCELİĞİMİZ EĞİTİM”…

Ali Güngör

ikegitmeni@hotmail.com

 

  


Emoji ile tepki ver!

Bu Yazıyı Paylaş :

    0 Yorum
  • Yorumu Gönder
  • Diğer Yorumlar (0)