***
''İki gündür sosyal medyada sıklıkla dile getirilen 'Ömer Dayı'lı soru hakkında yazmak istedim. Ben bir psikolog olarak ifade etmek isterim ki söz konusu bu soru birden fazla cevabın doğru olarak kabul edilebileceği çelişkili bir sorudur. 'Sıcak Temmuz güneşi' ifadesi kesinlikle özneldir. 'Sıcak' kavramı algı boyutunda kişiden kişiye değişiklik gösterir. Kişiden kişiye değişiklik göstermesi de zaten öznel kavramının tanımını içinde barındırır. Nesnel olması için sıcak kavramının derece cinsinden belirtilmesi gerekir. Sıcaklık miktarı ancak derece olarak belirtildiği takdirde (örneğin, 45 derece Temmuz sıcağı, ifadesindeki gibi) nesnel olur. Ayrıca her bireyi terletecek ortam sıcaklığı bir çok kişisel fizyolojik değişkene bağlı olarak farklılık gösterir. Ben 30 derecede 'boncuk boncuk' terlerken, bir başkası bu düzeydeki bir ortam ısısında terlemez. Bu tip sorular çeldirici adı altında hazırlanıp, öğrencileri sorgulayıcı, irdeliyici bireyler olmaktan uzaklaştırmakta, hatta böyle olanları bir anlamda cezalandırmaktadır kanımca.
Takip ettiğim kadarıyla bu soruya oldukça itiraz gelmiş. Umarım bu itirazlar yetkililerce dikkate alınarak değerlendirilip işleme alınır. Bu ve benzeri sınavlar çocuklarımızın geleceğini çok yakından etkilediğinden gerekli özenin gösterilmesini diliyorum.
Sizi yıllardır çeşitli basın ve yayın kurumları aracılığıyla yakından, ilgiyle ve takdirle takip eden bir veli olarak bu konuyla ilgili görüşlerimi paylaşmak istedim.
Saygılarımla''
***
Türkçe bölümünde bir paragrafın içinden çıkan Ömer Dayı konulu edebiyat sorusu öğrencilerin kelimenin tam anlamıyla tepesini attırdı.
Ömer Dayı denince bundan uzun yıllar sonra bile bugünün anılacağından emin olabilirsiniz çünkü günümüzün orta ve lise öğrenim seviyesindeki tüm çocuklar bu ismi unutmayacaklar.
Radikal'in haberine göre; 25 Kasım 2015 tarihinde TEOG sınavının Türkçe bölümünde ortaya çıkan Ömer Dayı konulu soru öğrencilerin tepkisini çekti. Çelişkili olduğu iddia edilen Ömer Dayı'lı soruya sosyal medyadan da tepki yağdı...