adscode
adscode

Çanakkale destanı!

İngiliz Tarihinin en önemli siyasetçilerinden dönemin İngiltere Savaş Bakanı Churchil, Çanakkale hezimeti sonrası istifa etmek zorunda kalmış ve bu acı hatıra sonraki yıllarda sadece kendisi için değil ülkesi için de en büyük “utanç” nedenlerinden birisi olarak hafızalara kazınmıştır.

aguclu@milliyet.com.tr




Çanakkale Zaferi Milli Mücadele’nin işaret fişeğiydi. Çanakkale Türkiye Cumhuriyeti’ne giden uzun yolun ilk adımıydı. Çanakkale Mustafa Kemal’in doğuşuydu ama en önemlisi Çanakkale bir Ulusun asla köle edilemeyeceğinin bir kanıtıydı.

İngiliz Tarihinin en önemli siyasetçilerinden dönemin İngiltere Savaş Bakanı Churchil, Çanakkale hezimeti sonrası istifa etmek zorunda kalmış ve bu acı hatıra sonraki yıllarda sadece kendisi için değil ülkesi için de en büyük “utanç” nedenlerinden birisi olarak hafızalara kazınmıştır.

Oscar ödüllü İngiliz aktör Gary Oldman, Darkest Hour filminde Churchill’i canlandırmıştı.

Film, Amerika komutasındaki müttefik kuvvetlerin, Alman işgali altındaki Fransa’ya yapacakları askeri çıkarmayı konu alıyordu.
Askerlerin bir an önce yapmak istedikleri çıkarmaya Churchill ısrarla karşı çıkıyor ve her defasında Gelibolu hatırlatması yapıyordu.

“İngiliz tarihinin en utanç veren yenilgisini burada aldık, Çeyrek milyon gencimiz yaşamını Gelibolu’da yitirdi. Bir daha aynı hatayı yapmak istemiyorum” diyordu...

Oscar’lı aktörün, törenden hemen sonra yaptığı röportajda, Gelibolu ve özellikle de Mustafa Kemal için söyledikleri, 18 Mart Çanakkale Zaferi’nin önemini ortaya koyuyor.
Ama nedense, bazılarımız hâlâ bunu görmezden geliyor!..

Bastığın yeri...

İstiklal Marşımızdaki
“Bastığın yerleri toprak diyerek geçme tanı!
Düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı”
mısraları, her karesi şehit kanıyla sulanan işte bu topraklar için yazılmıştır.

Bunu asla unutmamalıyız! Asla unutturmamalıyız...

Her öğrencimiz Çanakkale’den Haymana’ya Milli Mücadele’nin geçtiği her alanı mutlaka gezmeli ve hafızasının unutulmayacaklar köşesinin başyapıtı haline getirmelidir.

Temel Eğitimin bir amacı da her yönüyle, nereden, nasıl geldiğini ve nereye gittiğini bilen iyi yurttaş yetiştirmektir!..

Onlar da Bizim Evladımız

Türkiye Cumhuriyeti kurucusu ve ilk Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Atatürk’ün, 1934 yılında, 18 Mart Çanakkale Deniz Zaferi’nin yıldönümü nedeniyle düzenlenen törenlerde yaptığı konuşmada, Anzak askerlerinin annelerine de hitap etmişti.
Konuşmanın o bölümü şöyle:

‘Bu memleketin toprakları üzerinde kanlarını döken kahramanlar! Burada bir dost vatanın toprağındasınız.
Huzur ve sükûn içinde uyuyunuz.
Sizler, Mehmetçiklerle yan yana, koyun koyunasınız.
Uzak diyarlardan evlâtlarını harbe gönderen analar!
Gözyaşlarınızı dindiriniz.
Evlâtlarınız bizim bağrımızdadır.
Huzur içindedirler ve huzur içinde rahat uyuyacaklardır.
Onlar, bu toprakta canlarını verdikten sonra, artık bizim evlâtlarımız olmuşlardır...’


‘Biz de ‘Ata’ diyelim’

Atatürk’ün bu hitabına daha sonra ‘Bir Anzak Annesi’ tarafından cevap yazıldı, pek çok aile çocuğunun kabrini ülkesine taşımaktan vazgeçti:

“Gelibolu topraklarında yitirdiğimiz evlatlarımızın acısını, alicenap sözleriniz hafifletti. Gözyaşlarımız dindi. Bir ana olarak bana, bir güzelim teselli bahşetti. Yavrularımızın sonsuz uykularında, huzur içinde dinlendiklerinden hiç kuşkumuz kalmadı.
Majesteleri kabul buyururlarsa bizler de kendilerine Ata demek istiyoruz. Çünkü, yavrularımızın mezarları başında söylediğiniz sözler, ancak bir öz babanın sözleri gibi yüce, ilahi...
Evlatlarımızı bir baba gibi kucaklayan büyük Ata’ya tüm analar adına şükran, sevgi, saygıyla...”

Asla Yok Edemezsiniz!

Çanakkale, bir milletin kadını erkeği, genci yaşlısı, öğrencisi, öğretmeni yediden yetmişe, yedi düvele karşı verilen bir mücadelenin önzösüydü. Son sözü de Sakarya’da söylendi:

”Binlerce yıldır olduğu gibi bundan sonra da bizi asla yok edemezsiniz...”


Emoji ile tepki ver!

Bu Yazıyı Paylaş :

    0 Yorum
  • Yorumu Gönder
  • Diğer Yorumlar (0)
Yazarın Diğer Yazıları
Değişen ne oldu?
Yeni müfredat?..