adscode
adscode

Sunum açıldı! Sabancı Nanoteknolojide iddialı...

Sabancı Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Güler Sabancı, araştırma ve geliştirmeye desteklerin devam etmesinin önemine işaret ederek, ''Araştırma ve geliştirmeden elde edilen sonuçlarla yeni ürün…

Sunum açıldı! Sabancı Nanoteknolojide iddialı...
Özel Eğitim

Sabancı Üniversitesinin Tuzla Yerleşkesi'ndeki Nanoteknoloji Araştırma ve Uygulama Merkezi'nin (SUNUM) açılışında konuşan Sabancı, 61'inci Hükümetin geleceğe ve Türkiye'ye hayırlı olmasını diledi.

 

Sabancı, ''Sayın Başbakanım 61. Hükümetin başkanı olarak, yola devam ederken, ilk burayı açmaya geldiğiniz için sadece Sabancı Üniversitesi adına değil, bilim ve teknoloji, tüm üniversiteler, öğretim üyeleri adına verdiğiniz destek ve öncelik için sonsuz şükran sunuyorum. Bugün buraya gelmeniz bunun bir ispatıdır'' dedi.

     Merkezin, Hükümetin bilim ve teknolojiye verdiği destekle bugünlere geldiğini ifade eden Sabancı, Türkiye'de 2004 yılından itibaren araştırmaya harcanan ve verilen desteklerin 10 kat arttığını vurguladı.

     Sabancı, AB'de KOBİ'ler araştırma ve geliştirmeye, yeni teknolojilere yüzde 35'ler civarında yer verirken, Türkiye'de bu rakamın yüzde 30'a yakın olduğunu ifade etti. Sabancı, Avrupa'da bu araştırma ve geliştirmelerden, yeni teknolojilerden elde edilen ürünlerin ihracatının, AB'deki KOBİ'lerin gelirlerinin yüzde 50'sini oluşturduğunu, Türkiye'de ise bu rakamın henüz yüzde 19 olduğunu belirtti.

     Sabancı ''Demek ki araştırma ve geliştirmeye devam etmemiz, desteklerimizi devam ettirmemiz lazım. Araştırma ve geliştirmeden elde edilen sonuçlarla yeni ürün ve teknolojilerle ihracatı artırmamız lazım. Bu yeni dönemde, ustalık döneminde, bunun ben çok ciddi artacağına inanıyorum. Çünkü yolumuz açık, birçok altyapıda yapılması gerekenler yapıldı'' diye konuştu.

     Güler Sabancı, 2 noktada önerileri bulunduğunu belirterek, şöyle konuştu:

     ''Bunlardan bir tanesi biz yeni bir üniversiteyiz. Kuruluş aşamasında sanayi ve üniversite işbirliğini öncelikli alarak kurulduk. Bu kampüste üniversitenin etrafı sanayidir. Dolayısıyla onlarla iç içeyiz ve işbirliği halindeyiz. Genç bir üniversite olmamıza rağmen öğretim üyelerimiz gerek TÜBİTAK gerekse AB'den birçok proje kazanıyor. Bu başarıda daha kuruluş aşamasında üniversitemizde bir proje ofisi, teknoloji transfer ofisi denilen, yani üniversitenin içinde ve dışındaki sanayi arasında diyaloğu kuran, planı yapan bir ofisimiz var. Bu model başarılı bir modeldir. Diğer üniversitelerde de teknoloji transfer ofislerinin olmasını öneriyoruz.

     Bir diğeri ise çok başarılı işler yaptık. Gelinen noktada, artık fikri mülkiyet konusunu kişilerden alıp kurumlara geçirmeliyiz.''

     Merkezin 27 milyon lira Devlet Planlama Teşkilatı ve 25 lira Sabancı Vakfından olmak üzere 52 milyon liraya mal olduğunu belirten Sabancı, gerçekleşen projeye emeği geçenlere teşekkür etti.

    

REKTÖRÜN KONUŞMASI

    

     Sabancı Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nihat Berker de 21. yüzyıl başının sanayi devrimi olarak değerlendirilen nanoteknolojinin farklı disiplinlerdeki araştırma ve uygulama alanlarını aynı çatı altında topladığını belirtti.

     Sabancı Üniversitesinin kuruluş felsefesindeki disiplinler arası yaklaşımla, hali hazırda nanoteknoloji alanında dünyada öncü araştırmalarını devam ettirdiğini kaydeden Berker, merkez sayesinde, Türkiye ve bütün dünyadan araştırmacıların nanoteknoloji çalışmalarını pekiştireceğini ve güçlenerek artmasına, ürüne dönüşmesine katkı sağlayacaklarını söyledi.

     Araştırmaları ilerlerken bütün Türkiye ve dünyadan araştırmacılar ile sadece lisans üstü değil, üniversite hayatlarının ilk yıllarından itibaren lisans öğrencilerinin beraber çalışacağını anlatan Berker, ''Günümüzün üniversite eğitim şartı ve toplumsal beklenti budur. Merkez ile birlikte temel bilimler, eğitim, araştırma, üretime geçiş ve teknoloji transferi ögelerini yeni ve faydalı ürünler için birleştirecek bir inovasyon kampüsü modeli oluşturma yolundayız'' dedi.

     SUNUM, hem çevresiyle hem dev var olan alt yapı ile uyumlu yüksek yapı teknolojileriyle yapılan, çevre dostu olarak en az seviyede enerji tüketen, en az seviyede atık salan yenilikçi bir merkez bina özelliği taşıyor.

     Toplam 7368 metrekare içinde toplam 1500 metrekarelik 12 laboratuvar, 800 metrekare civarında bir temiz oda ve 2400 metrekare ofis ve ortak kullanıma açık alanlardan oluşan merkez, yeşil binalarla ilgili ABD'den LED ve Avrupa'Dan BREEFAM sertifikalarına aynı anda sahip olan Türkiye'deki ilk bina olma özelliği taşıyor.

 

 

 

 

 

 


Emoji ile tepki ver!

Bu Haberi Paylaş :


Benzer Haberler
    0 Yorum
  • Yorumu Gönder
  • Diğer Yorumlar (0)