adscode
adscode

Mesleksizlik!

İnsanların çoğu tamamen bilinçsizce sevip sevmediklerine, yeteneklerinin olup olmadığına bakmadan birer meslek seçmişler ve yıllarını bu şekilde geçirmişlerdir. Seneler sonra durumun farkına varabilenler için de artık zaman çok geçtir.

ibrahimdarama@hotmail.com




 

Rahmetli Çetin Altan Türkiye'de meslekler üzerine yaptığı tespitler aradan geçen onca zamana rağmen hâlâ güncelliğini koruyor. Çetin Altan ülkemizde insanların genel olarak mutsuz olmasının başlıca gelen nedenlerinden birinin 'doğru meslek seçimi' olmadığını söyler. İnsanların çoğu tamamen bilinçsizce sevip sevmediklerine, yeteneklerinin olup olmadığına bakmadan birer meslek seçmişler ve yıllarını bu şekilde geçirmişlerdir. Seneler sonra durumun farkına varabilenler için de artık zaman çok geçtir. o sebeple mühendis olması gerekirken öğretmen, spor yeteneği varken muhasebecilik yapan, sesi çok güzelken ticaret yapan insanlarla doludur çevremiz. Zaten sıkça bu konuşmalara da günlük hayatımızda şahit oluruz. 'Keşke zamanında..... olsaydım şimdi çok başarılı olurdum' diye başlayan cümlelere eminim hepimiz tanıklık ettik.

Bu argümanın devamı olarak da ülkemizde çalışanların çoğunun meslek normlarına büyük oranda sahip olmadığına ya da bunu oluşturmak için bir çaba içerisinde bulunmadıklarına da işaret eder. Buna göre mesleği iyi bir şekilde icra etmenin ya da başarılı olmanın ana kriteri; ciro ya da elde edilen kazanç!

Elbette çalışmanın ana motivasyonlarından biri elde edilecek gelir ve bu gelirin size sunacağı standartlardır. Ancak çalışmak sadece para için yapıldığında uzun vadede mutsuzluk ve monoton bir hayat getiriyor. Ülkemizde son yıllarda yaşanan ekonomik kriz nedeniyle artık para kazanmak da bir motivasyon kaynağı olmaktan çıkmış durumda.

Oysa dünyada tarih boyunca ilerlemeler, buluşlar hep işini, mesleğini tutkuyla yapanlar sayesinde olmuş. 

Bu noktada doğru meslek seçimi önem kazanıyor. Eğitim sistemiz genel olarak sınav odaklı olduğu için öğrencilerin yetenekleri, ilgi alanları, istekleri gibi konularda yeterli çalışmalar yapılmıyor. Bu konuda başarılı olan ülkelere baktığımızda eğitim hayatı boyunca bir 'süreç yönetiminin' olduğunu görüyoruz. Öğrenci en başta ana okulundan itibaren gerek testler, sınavlar gerekse mülakat ve veli görüşmeleriyle takip ediliyor. Yıllar içerisinde meydana gelebilecek değişimlere göre yönlendirmeler de farklılaşabiliyor. Ortaokul yıllarından itibaren üniversite okuyacak ya da okuyamayacak öğrenciler ayrılıyor. Bu sayede şimdilerde ülkemizde çokça yaşanan 'ara eleman' ya da ' zanaat' tarzı iş açığı da oluşmuyor. 

Tabi bu çok ayrıntılı ve uzun vadeli bir iş, ama sonuçları mükemmel oluyor. Öğrenciler 18-20 yaşlarına geldiğinde öncelikle temel tüm yetkinliklere sahip oluyor ve hayat boyu peşinden hiç ayrılmayacak mesleğini seçerken üst düzey bir bilince erişiyor. Bunu uygulayacak insan kaynağı, alt yapı ülkemizde mevcut. Yine genel olarak takıldığımız noktada ilerleyemiyoruz; kararlılık ve uygulama. Halbuki eğitimde değişimin konuşulduğu bu günlerde enerjimizi gereksiz tartışmalar yerine bu konulara yöneltebilsek bugünden yarına bir şey değişmeyecek elbet ancak uzun vadede ülkenin kaderini olumlu anlamda değiştirecek adımları atmış oluruz. Yöneticiler ve karar vericilerimizin hayati bu tür konulara eğilmesi dileğiyle herkese iyi bir hafta sonu dilerim.

Not: Bu hafta ne yazık ki acı bir ölüm haberiyle sarsıldık. Doğa Koleji Göktürk Kampüs Müdürü değerli dostumuz ve eğitimci İsmail Ülker'in genç yaşta kaybını üzüntüyle öğrendik. Kendisine Allahtan rahmet, sevenlerine sabır diliyoruz. Çok değerli bir öğretmen ve yöneticiydi, Bizlere, öğrencilerine katabileceği çok şey vardı. Doğa Koleji öğretmenimizin adını yaşatabilmek adına bir kampüse ismini verirse çok büyük bir hareket yapmış olur. Önerimizi dikkate alırlarsa çok memnun oluruz.


Emoji ile tepki ver!

Bu Yazıyı Paylaş :

    0 Yorum
  • Yorumu Gönder
  • Diğer Yorumlar (0)
Yazarın Diğer Yazıları
Meslek eğitimi
Yeni müfredat üzerine...
Mülakat sözü unutuldu!
Yurt dışında eğitim
Uluslararasılaşma!